Turkcell Superonline olarak istikrarlı büyümemizin altında yatan pek çok neden var kuşkusuz. Ancak ben, uyguladığımız “Strateji Odaklı Organizasyon Modeli”ne dikkat çekmek istiyorum.
“Strateji Odaklı Organizasyon Modeli”ni hatırlayacak olursak diyebiliriz ki, bu modelde strateji değişimini, tepe yönetim üstlenir ve şirketi harekete geçirir. Üst yönetimin oluşturduğu stratejiyle, şirketin operasyonları şekillenir, şirket organizasyonlarıyla strateji paralel ilerler ve çalışanlar günlük işlerini bu doğrultuda yürütür.
Biz Turkcell Superonline olarak sürdürülebilir başarıyı yakalamak adına bu modeli benimsedik. Çünkü günümüzde başarıya ulaşmak yetmiyor. Başarıyı sürekli kılmak gerekiyor.
Bu model sayesinde önemli sonuçlar elde ettik. İlk yola çıktığımız günden bu güne kadar yaptığımız çalışmalar sonucunda Türkiye’nin en büyük fiber operatörlerinden biri haline geldiğimizi görüyoruz. Eylül ayı itibariyle Superonline, 1 milyon 570 bin ‘home pass’e ve 520 bin fiber abone sayısına ulaştı.
2009 yılında kâr sağlamaya başlayarak 2011 yılı itibariyle pozitif bir kâra ulaştık. Gelir anlamında da 2012 yılını, yüzde 49 büyümeyle kapattık. Son 4 yılda da ortalama yüzde 35-40 seviyesinde büyüdüğümüzü söyleyebilirim. 2008 yılında kendi alt yapısına sahip, yenilikçi telekom operatörü olmayı hedeflemiştik. Bu hedefi gerçekleştirdik ve 5 senelik dönemi bitirdikten sonra şimdi ‘ikinci dalga dönemi’ dediğimiz yeni bir dönemi konuşuyoruz.
Superonline’ın stratejisi dünyadaki ileri teknolojileri Türkiye’ye getirmek ve Türkiye’nin 2023 vizyonuna katkıda bulunmak için yatırımlarımızı sürdürmekti. Burada ‘operasyonel mükemmeliyet’ odaklandığımız en önemli alanlarımızdan biri oldu. 2013 yılında bu vizyonla 39 tane proje belirledik ve bunu bütün üst yönetim takip etti.
Önümüzdeki yıllarda da aynı model ve kararlılıkla yakaladığımız ivmeyi sürdürmeyi hedefliyoruz.