Kurumlar uygulama güvenliğinde nasıl bir yol izlemeli?

Murat Lostar |

Lostar Genel Müdürü Murat Lostar, Wise TV’ye verdiği bu önemli röportajda, uygulama geliştirme süreçlerinde güvenliğin neden ikinci plana atıldığını ve kurumların risk bazlı güvenlik yaklaşımıyla nasıl hareket etmesi gerektiğini anlattı.

Dünyada uygulamalar inanılmaz bir hızla artıyor. Ne istesek, hangi konu aklımıza gelse, aradığımız o konuyla ilgili bir uygulama buluyoruz ve o uygulamaları geliştirenler de büyük bir yarış içindeler. Bir fikir akıllarına geldiğinde hemen yapalım, hemen pazara sokalım ki daha fazla bizim uygulamamız kullanılsın istiyorlar. Bu nedenle uygulamaların bırakın optimumu, minimum güvenlik seviyesini alma konusunda bile zafiyetler düzenli ve sürekli olarak ortaya çıkıyor. Bunu bilen saldırganlar, daha klasik yapılar yerine ana sistemler ve ağlar yerine uygulamalara saldırmayı tercih ediyorlar. Çünkü uygulamalarda daha çabuk güvenlik açıkları bulabileceklerini ve uygulamalardan girerek içeriye daha kolay sızabileceklerini düşünüyorlar. Fakat öte yandan, uygulamaların kullanım biçimleri, kendi içinde tuttukları veriler ve yaptıkları işler bakımından bir sınıflandırmaya tabi tutulmaları gerekiyor. Orta boy bir kurumu ele alalım; birkaç yüz kişinin çalıştığı o kurumun bütün ticari verilerinin durduğu kurumsal kaynak yönetimi uygulamasıyla, bütün satış ve e-pazarlama verilerinin durduğu müşteri ilişkileri yönetimi yazılımıyla, günün birinde ihtiyaç olursa yeni birilerini işe alırız diye düşündükleri insan kaynakları uygulamalarının risk seviyeleri birbiriyle aynı değil. Öncelikle kurumlar, uygulamaları risklere göre sınıflandırmalı; yüksek riskli, orta riskli ve düşük riskli uygulamalar gibi. Daha sonra o uygulamalarda yapılan değişiklikleri, küçük bir nokta virgül mü değiştirdik, bir modül mü ekledik, uygulamayı baştan mı yazdık gibi değişiklikleri de bir araya getirmelerine bağlı olarak yüksek riskli ve büyük değişikliklerde uygulama hayata geçmeden önce güvenlikle ilgili ek testler ve analizleri düzgün bir şekilde yapıyor olmalılar. Ama düşük öncelikli uygulamalarda, uygulamayı hayata geçirip ondan sonra yolda giderken testleri yapabilirler çünkü o uygulamadan ortaya çıkabilecek risk de küçük olacaktır.

Uygulama Geliştirme ve Güvenlik Zorlukları

Günümüzde uygulama geliştirme süreci, hızla değişen teknoloji dünyasında önemli bir yer tutmaktadır. Her geçen gün yeni bir uygulama piyasaya sürülmekte ve kullanıcıların ihtiyaçlarına cevap vermeye çalışmaktadır. Ancak bu hızlı gelişim, beraberinde bazı güvenlik zafiyetlerini de getirmektedir. Uygulama geliştiricileri, bir yandan yenilikçi fikirlerini hayata geçirirken, diğer yandan güvenlik konularına da dikkat etmek zorundadır.

Güvenlik Açıkları ve Saldırganların Tercihleri

Uygulamalardaki güvenlik açıkları, saldırganlar için cazip hedefler haline gelmiştir. Geleneksel sistemler ve ağlar yerine, uygulamalar üzerinden sızma girişimleri daha yaygın hale gelmiştir. Bunun nedeni, uygulamalarda daha hızlı ve kolay bir şekilde güvenlik açıklarının bulunabilmesidir. Bu durum, uygulama geliştiricilerini daha dikkatli olmaya zorlamaktadır.

Uygulama Türlerine Göre Risk Sınıflandırması

Uygulamalar, kullanım amaçları ve içerdikleri veriler açısından farklı risk seviyelerine sahiptir. Örneğin, bir kurumsal kaynak yönetimi uygulaması ile müşteri ilişkileri yönetimi yazılımı veya insan kaynakları uygulaması aynı risk seviyesine sahip değildir. Bu nedenle, kurumlar uygulamalarını risk seviyelerine göre sınıflandırmalı ve bu sınıflandırmaya göre güvenlik önlemleri almalıdır.

Değişikliklerin Yönetimi ve Güvenlik Testleri

Uygulamalarda yapılan değişiklikler, güvenlik açısından dikkatle ele alınmalıdır. Küçük bir değişiklik bile, uygulamanın güvenlik seviyesini etkileyebilir. Bu nedenle, özellikle yüksek riskli ve büyük değişikliklerde, uygulama hayata geçmeden önce kapsamlı güvenlik testleri ve analizleri yapılmalıdır. Düşük öncelikli uygulamalarda ise, uygulama hayata geçirildikten sonra testler yapılabilir.

Güvenlik Testlerinin Önemi

Güvenlik testleri, uygulamaların güvenliğini sağlamak için kritik bir rol oynamaktadır. Bu testler, olası güvenlik açıklarını tespit etmek ve gidermek için gereklidir. Uygulama geliştiricileri, bu testleri düzenli olarak yaparak, uygulamalarının güvenliğini artırabilir ve kullanıcı verilerini koruyabilir.

Uygulama Geliştiricilerin Sorumlulukları

Uygulama geliştiricileri, sadece yenilikçi fikirleri hayata geçirmekle kalmamalı, aynı zamanda kullanıcıların güvenliğini de ön planda tutmalıdır. Bu, hem kullanıcı memnuniyetini artıracak hem de uygulamanın uzun vadede başarılı olmasını sağlayacaktır. Güvenlik önlemleri, uygulama geliştirme sürecinin ayrılmaz bir parçası olmalıdır.

Sonuç

Uygulama geliştirme süreci, hızla değişen teknoloji dünyasında önemli bir yer tutmaktadır. Ancak bu hızlı gelişim, beraberinde bazı güvenlik zafiyetlerini de getirmektedir. Uygulama geliştiricileri, bir yandan yenilikçi fikirlerini hayata geçirirken, diğer yandan güvenlik konularına da dikkat etmek zorundadır. Uygulamalardaki güvenlik açıkları, saldırganlar için cazip hedefler haline gelmiştir. Bu nedenle, uygulama geliştiricileri, güvenlik testlerini düzenli olarak yaparak, uygulamalarının güvenliğini artırabilir ve kullanıcı verilerini koruyabilir. Bu, hem kullanıcı memnuniyetini artıracak hem de uygulamanın uzun vadede başarılı olmasını sağlayacaktır.

Wise Hakkında


Marka: Lostar
Paylaş:

Wise'ın Benzer Videoları