Zero Trust ve Bulut Güvenliğinin Geleceği
Ersin Uyar |HPE Aruba Networking Ülke Müdürü Ersin Uyar, Wise TV’ye verdiği röportajda, güvenlik dünyasında giderek önem kazanan Zero Trust (Sıfır Güven) yaklaşımının ve bulut güvenliğinin öncelik olmaya devam edeceğini vurguluyor.
“Son dönemlerde, özellikle bugün etkinlikte de gördüğümüz gibi, üzerinde sıkça konuşulan bir konu olan Zero Trust yani Sıfır Güven yaklaşımı, kurumlar arasında giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Mikro segmentasyon ve dinamik segmentasyon gibi konular ön plana çıkarken, artık sadece klasik kuzey-güney trafiğinin güvenliğinin sağlanması değil, içerideki doğu-batı trafiğinin de güvenliğinin sağlanması konusunda ciddi çalışmalar yapılmaktadır. Bugün birçok kurumsal yöneticiyle konuştuğumuzda, klasik yöntemlerin yanı sıra saldırı çeşitlerinin de değiştiğini duyuyoruz. Bizler bir tarafta çalışmalar yaparken, karşı tarafta bu saldırıları gerçekleştirecek kişilerin her gün gündemleri ve saldırı yöntemleri değişiyor. Dolayısıyla, bizim gibi üretici firmaların da bu yeni saldırılara her daim hazırlıklı olması gerekiyor. Bu noktada sunduğumuz hizmetleri sürekli güncel tutmak ve ekosistemi bu güncellemelerle doğru yönlendirmek bizim için çok kıymetli. Şu anda SaaS platformu yani bir platform ekonomisinin ön plana çıktığını söyleyebilirim. Geçmişte geniş alan ağlarını (WAN) ağırlıklı olarak telekom sağlayıcılarına bırakmıştık. Ancak şimdi işin boyutu değişmeye başladı ve kurumlar kendi ağlarını yazılım tanımlı hale getirmeye başladılar. Bu durum, bulut güvenliğini ön plana çıkardı. Kurumların bulut güvenlik talepleri ve bulut güvenlik sorunlarının minimize edilmesi ya da sıfıra indirgenmesi konusunda ciddi çalışmalar yapıyoruz. Bugünkü panelde de bununla ilgili çok fazla şey duyduk. İşin özünde, bir tarafta SSI, bir tarafta SASE ve bir tarafta SD-WAN dediğimiz konuların buluttan güvenliğinin sağlanması şu an için öncelikli konular arasında gözükmektedir.”
Zero Trust Yaklaşımı: Güvenliğin Yeni Paradigması
Zero Trust, yani Sıfır Güven yaklaşımı, günümüzün dijital dünyasında güvenliğin sağlanması için yeni bir paradigma olarak karşımıza çıkıyor. Bu yaklaşım, geleneksel güvenlik yöntemlerinin ötesine geçerek, her türlü erişim talebini doğrulamayı ve sürekli izlemeyi hedefliyor. Zero Trust, sadece dışarıdan gelen tehditlere karşı değil, içerideki potansiyel tehditlere karşı da koruma sağlıyor.
Mikro ve Dinamik Segmentasyonun Önemi
Mikro segmentasyon, ağ içindeki trafiği daha küçük ve yönetilebilir parçalara ayırarak güvenliği artırmayı amaçlar. Dinamik segmentasyon ise, bu parçaların ihtiyaçlara göre esnek bir şekilde yeniden düzenlenmesini sağlar. Bu iki yaklaşım, özellikle doğu-batı trafiğinin güvenliğinin sağlanmasında kritik bir rol oynar.
Geleneksel Güvenlik Yöntemlerinin Yetersizliği
Geleneksel güvenlik yöntemleri, günümüzde hızla değişen saldırı türlerine karşı yetersiz kalmaktadır. Saldırganlar, her gün yeni yöntemler geliştirirken, kurumların da bu değişime ayak uydurması gerekmektedir. Bu nedenle, güvenlik çözümlerinin sürekli güncellenmesi ve yenilikçi yaklaşımların benimsenmesi büyük önem taşır.
SaaS Platformlarının Yükselişi
SaaS platformları, işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerinde önemli bir rol oynamaktadır. Bu platformlar, geniş alan ağlarının (WAN) yönetimini kolaylaştırırken, aynı zamanda güvenlik konularında da yenilikçi çözümler sunar. Yazılım tanımlı ağlar (SD-WAN) sayesinde, kurumlar kendi ağlarını daha esnek ve güvenli bir şekilde yönetebilir.
Bulut Güvenliğinin Önemi
Bulut teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla birlikte, bulut güvenliği de öncelikli konular arasında yer almaya başladı. Kurumlar, bulut tabanlı çözümlerle güvenlik sorunlarını minimize etmeye çalışırken, aynı zamanda bu çözümlerin sürekli güncellenmesi gerektiğinin farkındadır. Bulut güvenliği, hem SSI hem de SASE gibi yeni güvenlik yaklaşımlarının entegrasyonunu gerektirir.
