Stres kontrol edilebilir mi?

RNA Değişim Kurucu Ortağı Rana Özşeker, “İş hayatında çekimserlik, stres, kaygı gibi duygularının kontrolü yapılabilir mi?” sorusunu cevapladı.

Stres kontrol edilebilir mi, çekimserlik kontrol edilebilir mi, kaygı kontrol edilebilir mi? Sorularını Rana Özşeker, “İnsanlar genellikle duygu ve düşüncelerini çok fazla kontrol etme yetisine sahip değiller. Kontrol edebildiğimiz şey davranışlarımızdır. Dolayısıyla siz kendinizi rahatsız hissedebilirsiniz. Bu noktada sizin rahatsız hissetmemeniz ya da bunu kontrol edebilmeniz çok kolay değildir.” dedi.

Bu konudaki kontrolü ancak o hissi yaratan şartı değiştirerek sağlayabileceğimizi söyleyen Özşeker, “Kravat taktığınız zaman bu sizi strese sokuyordur mutsuz oluyorsunuzdur çünkü size bir şey hatırlatıyordur. O kravatı çıkartabilirsiniz. Ya da herhangi bir özellik bulunduğunuz noktada sizde endişe yaratıyordur. Bunun nedenini anlamak onu ortadan kaldırmak için bir araçtır. Ama eğer bunların temeli geçmişe dayanıyorsa o zaman tabi burada bir profesyonelle çalışmak lazım.”

Özşeker, endişe ve kaygı yaşanılan durumlarda bunu değiştirmek mümkün olmada yansıtmama şansının bulunduğunu dile getirerek ekledi: “Endişe ve kaygıyı kontrol edemesek de yansıtamamak bizim elimizde bence çünkü bir vücudumuzun verdiği bizim kontrol edemediğimiz tepkiler var kızarmak ya da terlemek gibi bunları kontrol edemeyebiliriz. Diğer taraftan yüzümüze oluşturduğumuz gülümseme o hafif tebessüm duruşumuzdaki hafif dikleşme biraz belki karşımızdaki insanın gözlerinin içine bakabilmek. Bunlar davranış bunları kontrol etme şansınız var.” diyerek ekledi: Dolayısıyla yaşadığımız şeyleri karşımızdaki insanlara ne kadar yansıtacağımız bence bizim seçimimiz.

“Mükemmellik bir alışkanlıktır,” sözünü çok sevdiğini söyleyen RNA Değişim Kurucu Ortağı Rana Özşeker,  “Genellikle bu sözü söylediğim zaman yanlış anlaşılıyor ama aslında bu sözle anlatılmak istenen şey şu bir bilgiyi bilinçli olarak tekrarladığınız zaman bu içselleşir ve davranışa dönüşür. Davranışlar alışkanlığa dönüşür dolayısıyla bilinçli olarak bir farkındalığı yaşamak ve o farkındalığı davranışa dönüştürmek sizin bu bütün bahsettiğimiz nahoş duyguları da aşmanızı sağlayacak olan bir anahtardır bence” diyerek sözlerini sonlandırdı.